12 Eylül 2017 Salı

Gedizli İbrahim Ata Efendi ve Meşhur Konağı

Samiha Ayverdi’nin önemli kitaplarından biridir İbrahim Efendi Konağı. Yazar kitabı hakkında, “Bu kitap ne bir hikâyedir ne masal ne de roman… Zamanı, me¬kânı, vakaları, şahısları, isimleri hatta vakalarının seyri, sırası ve detaylarının yüzde doksanı ile otantik ve yaşanmış bir devrin, gerçek ve yaşanmış bir hayat tablosudur.”, demektedir.

İbrahim Efendi Konağı, Vezneciler - Fatih / İstanbul - © 2017
Bugün restore edilmiş halde Süleymaniye’den Vezneciler’e inen ve her gün binlerce kişi ve öğrencinin sıkça kullandığı yolun üzerinde tüm ihtişamıyla arz-ı endam eden bu konağın isim ve mülk sahibi İbrahim Efendi’nin Gediz kökenli olduğunu geçenlerde bir vesileyle İstanbul’a yaptığım araştırma gezisi sırasında öğrenmiş oldum. İstanbul dışında yaşayanlar bu tüccar kökenli Gedizli aileyi yukarıda da bahsettiğim üzere Samiha Ayverdi’nin eseri ile tanımışlardır. Bugün halen Gediz’de bu aileyi tanıyan veya araştıran olup olmadığından emin değilim. Belki de yapılmış bir çalışma vardır lakin tetkik şansım olmadı.

Diğer yandan Ekrem Hakkı ve Samiha Ayverdi’nin de bu aile ile akraba olduğunu öğrenmiş oluyoruz. Eserde de adı geçen İbrahim Efendi’nin kardeşi Hilmi Bey’in oğlu Dr. Server Bey dayıları, Server Bey’in kızı Meliha Hanım ise anneleridir. Babaları ise Piyade Yarbay İsmail Hakkı Bey’dir. Yani Türk Kültür hayatının bu mümtaz iki şahsiyeti anne tarafından Gedizli bir aile kökenlidir.

Samiha Ayverdi’nin eserinde bahsettiği bu aile bugün Eyüp’te Saçlı Abdülkadir (Tekkesi) Camii haziresinde gömülüdürler. Ailenin kabirlerinin fotoğraflarını çekmek üzere hazireye gittiğimde Hoca Saadeddin’nin de mezarının bulunduğu ön hazireye ulaşılabilirken bahsi geçen ailenin kabirlerinin bulunduğu arka hazirenin kilitli olduğunu (hatta biraz da bakımsız) gördüm. Fakat Sayın Nidayi Sevim’in bir yazısında bu kabirlerin kitabelerinin paylaşıldığını gördüğümden bunları sizlerle paylaşmak istiyorum.

Saçlı Abdülkadir Camii Arka Haziresi - © 2017
İbrahim Ata Efendi’nin kabir kitabesi:

Hüve'l-Baki
Memuriyn-i Mülkiye Komisyonu Azalığından mütekaid
Kudemay-ı memurin-i mülkiyeden İbrahim Ata Efendi el-Kadiri
Ruhi’çün el-Fatiha 26 Receb 1328 (3 Ağustos 1910)

İbrahim Efendi’nin babası Gedizli Ali Bey’in mezar kitabesi:

Hüve'l Hayyü'l-Baki
Merhum ve mağfur el-muhtac İla rahmet-i Rabbihi'l-Gafur
Gedos (Gediz) tüccarlarından El-Hac Ali Bey'in
Ruhiyçün Fatiha 20 Cemaziyelahir 1288 (6 Eylül 1871)

İbrahim Efendi’nin annesi Fatma Zehra Hanım’ın mezar taşı kitabesi:

Hüve'l-Baki
Fenadan bekaya eyledi rıhlet
Hak ede kabrini ravza-i Cennet
Gediz tüccarı el-Hac Ali Bey zevcesi
Fatımatüzzehra Hanım'ın ruhu için Fatiha
23 Şevval 1275 (26 Mayıs 1859)

İbrahim Efendi’nin kız kardeşi Hatice Atiye Hanım’ın mezar taşı kitabesi:

Hüvel'l-Baki
Beni kıl mağfiret ey Rabbi Yezdan
Bi Hakkı arşı azam-ı nur-u Kur'an
Gelip kabrimi ziyaret eden ihvan
Edeler ruhuma bir Fatiha ihsan
Gediz tüccarlarından el-hac
Ali Bey Efendi hemşiresi
Merhum ve Meğfur leha
Hatice Atiye Hanım
Ruhiyçün el-fatiha H.1282 (M.1865/66)

Evet, kitabeler ve temel olarak aile hakkında kısa bilgiler bunlar.

Sayın Nidayi Sevim'in Paylaştığı İbrahim Efendi Ailesine Ait Kabirler.
Bir edebiyat sitesinden alıntıyla kitap hakkında da biraz yazacak olursak, ana karakterler şunlardır;

İbrahim Efendi: Meclis-i Maliye reisidir. 80 yaşındaki İbrahim Efendi varlıklı, nüfuz sahibi bir kişidir. Geniş bir çevresi vardır. Tam bir Osmanlı aristokratıdır.
Hilmi Bey, Baise Hanım: İbrahim Efendi’nin kardeşleridir.
Salih Bey: İbrahim Efendi’nin damadıdır. Zengin olma hırsı gözlerini bürümüştür.
Yusuf Bey: İbrahim Efendi’nin diğer damadıdır. Kalendir mizaçlı, hoşsohbet bir kişidir.
Şevkiye Hanım: İbrahim Efendi’nin kızıdır. Saf ve konağı idare edemeyecek bir kişidir.
Şükriye: İbrahim Efendi’nin küçük kızıdır.
Zaim Bey: Zorba, kötü niyetli bir kâhyadır.

Samiha Ayverdi'nin "İbrahim Efendi Konağı" adlı kitabı.
Yine aynı site üzerinden kitabın özetini alıntılıyoruz:

İbrahim Efendi, Gediz’in ileri gelenlerinden bir tiftik tüccarının oğludur. Uzun seneler Meclis-i Maliye reisliği yapmıştır. Ailesinden büyük bir miras kalmıştır. Çok varlıklı ve geniş bir çevresi olan İbrahim Efendi oldukça lüks bir hayat yaşamaktadır. Kışları Şehzadebaşı’ndaki konağa; yazları da Boğaz’daki muhteşem köşkünde yaşamaktadır.
Geniş bir aileyi, pek çok çalışanı barındıran konak, çevrede bilinen ve herkesin hayran olduğu bir yapıdır. Kardeşleri Hilmi Bey ve Baise Hanım’la birlikte iki kızı Şükriye ve Şevkiye Hanım’dan oluşan bir ailesi vardır. Damatları da bu evde yaşamaktadırlar. Fakat damadı Salih Bey, onun mirasına konmak için her yola başvurmaktadır. Diğer damadı Yusuf Bey ise rahat yaşayışı tercih eden Salih Bey’e göre daha iyi niyetli bir kişidir. Karısının huysuzluklarına katlanamadığı için en sonunda intihar eder. İbrahim Efendi’nin konağında debdebeli bir hayat sürüp gitmektedir. Eğlence ve düğünlerde pek çok kişinin gelip gittiği konakta canlı bir hayat vardır. Fakat bir gün İbrahim Efendi kalp krizi geçirir ve ölür. Konağın idaresi büyük kız Şevkiye Hanım’a kalmıştır. Şevkiye Hanım işlerden anlamayan, huysuz bir kadındır. Para hırsıyla yanıp tutuşan Salih Bey, İbrahim Efendi öldüğü halde servete dokunamadığı için konağı terk eder. Konağın gelirleri azalmaya başlar. Yeni kâhya Zaim Bey, Şevkiye Hanım’ın işten anlamadığını fark ederek onu kandırmaya başlar; yönetimi eline alır. Uyanıklığı sayesinde ailenin bütün servetine el koyar. Şevkiye Hanım ve Şükriye Hanım avukatlara giderler, kalan mücevherlerini de avukatlara kaptırırlar. Beş parasız ortada kalırlar. Zaim Bey onlara, konağın çatı katında kalabileceklerini söyler. Çok sıkıntılı bir süreden sonra kayınbiraderleri Eczacı Sedat onlara yardım eder ve onlar için Fatih’te bir ev kiralar. Onların bakımlarını da üstlenir. Bir süre sonra olanlara dayanamayan Şükriye Hanım vefat eder.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder